Osmanlı Dönemi’nde İstanbul’da Yapılmış En Güzel Yapılar

Güçlü bir kültür mirasına ve köklü bir geçmişe sahip olan İstanbul, tarihî yapılarında geniş bir mimari çeşitliliğe sahiptir. Pek çok farklı kültürü barındıran şehirde, farklı üsluplara sahip yapılar bulunur. Osmanlı İmparatorluğu’na uzun yıllar başkentlik yapan İstanbul’da; hem Batı tarzını hem de klasik Osmanlı mimarisini yansıtan tarihî yapıları görmek mümkündür. Gelin, İstanbulluların ve şehri ziyarete gelen turistlerin hayranlıkla izlediği tarihî yapılara birlikte bakalım.

Dolmabahçe Sarayı

Sultan Abdülmecid Han’ın isteği üzerine inşa edilen Dolmabahçe Sarayı, ihtişamlı mimarisiyle Osmanlı Dönemi’nden günümüze kalan önemli tarihî yapılar arasında yer alır. 1856 yılında yapımına başlanan Dolmabahçe Sarayı, farklı üslupların muhteşem birlikteliğini gözler önüne serer.

Mimarlığını Hacı Emin Paşa ve Sarkis Baylan’ın yaptığı Dolmabahçe Sarayı’nın mimarisinde; Fransız Baroğu, Alman Rokoko üslûbu, İtalyan Rönesansı ve İngiliz neoklasik tarzı bir arada kullanılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu, Topkapı Sarayı’ndan sonra 70 yıl boyunca buradan yönetilmiştir. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün son dönemlerini geçirdiği ve vefat ettiği yapı olması nedeniyle de büyük bir öneme sahiptir.

Botter Apartmanı

botter apartmanı

Ünlü İtalyan mimar Raimondo D’Aronco tarafından 19. yüzyılda yapılan apartman, Osmanlı Dönemi’nin ve Türkiye’nin ilk modaevi olma özelliği taşır. Levanten terzi Jean Botter’ın isteği üzerine Beyoğlu’nda inşa edilen yapı, Art Nouveau tarzının İstanbul’daki en seçkin örneklerinden biridir.

Art Nouveau tarzının doğal ışık kullanımı, gül motifli pencere vitrayları ve sarmaşık desenleri binanın ön cephesini zarif bir şekilde süsler. Ön cephe süslemelerinde en dikkat çeken detaylardan biri, gülümseyen yüzü ve dalgalı saçlarıyla Demeter rölyefleridir. Bugün müze olarak kullanılmaya devam eden yapı, özel sergilere de ev sahipliği yapar.

Süleymaniye Camii

Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olarak adlandırdığı Süleymaniye Camii, dönemin padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın isteği üzerine inşa edilmiştir. Mimar Sinan’ın bu alandaki yeteneğini bir kez daha sergilediği yapılardan olan Süleymaniye Camii, hayranlık uyandırıcı bir heybete sahiptir.

Camide bulunan on şerefe Sultan Süleyman’ın onuncu Osmanlı padişahı olduğunu, dört minareyse İstanbul’un fethinden sonraki dördüncü hükümdar olduğunu anlatır. İstanbul’un simgelerinden biri olan Süleymaniye Camii, her yıl yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği tarihî yapılar arasında yer alır.

Beylerbeyi Sarayı

beylerbeyi sarayı

Beylerbeyi Sarayı, 1861-1865 yılları arasında Sultan Abdülaziz’in isteği üzerine inşa edilmiştir. Konukevi olarak tasarlanan ve başta İran şahı Pehlevi olmak üzere pek çok önemli ismi ağırlayan yapı, İstanbul Boğazı’nın eşsiz manzarasıyla bütünleşir.

Osmanlı Dönemi’nden miras kalan bu önemli yapının dış cephesinde, Sultan Abdülaziz’in deniz sevdasını yansıtan özel motifler ve işlemeler kullanılmıştır. Doğu ve Batı üslubunun bir sentezi olan Beylerbeyi Sarayı’nda, Barok ve Rönesans tarzı bir arada bulunur.

Pera Palace Hotel

pera palace hotel

1895 yılında, Levanten mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edilen Pera Palace Hotel, görkemli mimarisiyle günümüze kadar ulaşan eşsiz yapılardan biridir. Paris-İstanbul seferini gerçekleştiren Orient Express yolcularının konaklama ihtiyacını karşılamak amacıyla inşa edilen Pera Palace Hotel, neoklasik bir mimari üsluba sahiptir.

Pera Palace Hotel’de konaklayan sayısız önemli ismin arasında, ünlü İngiliz polisiye yazarı Agatha Christie de bulunur. Yazarın, ünlü romanı Doğu Ekspresi’nde Cinayet’i, “Agatha Christie Odası” olarak anılan 411 numaralı odada kaleme aldığı söylenir. Alfred Hitchcock ve Ernest Hemingway otelin diğer önemli konukları arasında yer alır.

Mustafa Kemal Atatürk’ün İstanbul’a geldiği zamanlarda kaldığı 101 numaralı oda, bugün hâlâ müze olarak ziyaretçilerini ağırlar. Yüz yılı aşan geçmişiyle Pera Palace Hotel, bugün de konuklarını ağırlamaya devam ediyor. Siz de İstanbul ziyaretiniz sırasında bu tarihî atmosferde konaklamak isterseniz Pera Palace Hotel’i tercih edebilirsiniz.

 

Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir:

Pera’nın Küllerinden Doğan Neoklasik Mimari: Pera Palace Hotel

Pera Palace Hotel’in İlginizi Cezbedecek Mimari Özellikleri

İstanbul’a Muhteşem Eserler Kazandırmış Ünlü Mimarlar ve Eserleri

İstanbul’da Batılı Tarzda Yapılmış 10 Tarihi Yapı ve Hikayeleri

İstanbul Beyoğlu’nda Fine Dining İçin En İyi Restoranlar

Ülkemizdeki restoran sayısının artışıyla birlikte, fine dining konsepti de adından sıkça söz ettirmeye başladı. Kökenleri Fransa’ya dayanan bu konsept, lüks ve sofistike bir yemek deneyimini ifade…

Daha Fazla Bilgi

Unutulmaz Dizi ve Filmlerin Çekildiği Tarihî Mekânlar

Hem ülkemizde hem de dünyada, geçmişin izlerini taşıyan ve tarihin akışını değiştiren olaylara tanıklık eden pek çok tarihî mekân bulunuyor. Bu mekânlar, geçmişin görkemini yansıtmalarının…

Daha Fazla Bilgi

İletişime Geçin