Şanlı Zaferin 110. Yılında, Atamızın Pera Palace’taki Odasından 18 Mart’a Yolculuk
Pera Palace Hotel, Beyoğlu’nun en ikonik ve özel yapılarından biri. 19. yüzyılın sonlarında kapılarını ziyaretçilerine açan bu tarihî otel önemli olaylara tanıklık etmiş; siyaset, sanat ve edebiyat dünyasından birçok önemli ismi ağırlamıştır. Mustafa Kemal Atatürk de bu özel mekânın en kıymetli konukları arasında yer almış, burada geçirdiği zamanlarla tarihe iz bırakmıştır. Oteldeki Atatürk Müze Odası olarak bilinen 101 numaralı oda, bugün hâlâ onun hatırasını yaşatırken aynı zamanda bizleri tarihin derinliklerine götüren bir zaman tüneli işlevi de görür. İşte bu odadan Çanakkale’deki şanlı zaferin 110. yılına uzanan yolculukta, Atamızın izlerini takip ederek 18 Mart ruhunu bir kez daha hissediyoruz. Gelin, Atamızın Pera Palace Hotel’deki odasından 18 Mart’a doğru kısa bir yolculuğa çıkalım.
Çanakkale Savaşı’na Giden Yol
18 Mart Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinde en önemli dönüm noktalarından biridir. Bu zaferin temelleri, savaştan önce alınan stratejik savunma önlemleriyle atılmıştır. Çanakkale Savaşı’na giden süreçte Osmanlı Devleti, Avrupa’da başlayan karşılıklı savaş ilanlarının ardından boğazın savunma planını harekete geçirme kararı alır. 4 Ağustos’tan itibaren boğazda mayın hatları oluşturulmaya başlanır ve boğazlar tüm deniz ulaşımına kapatılır. Takvimler 3 Kasım 1914’ü gösterdiğindeyse, Fransız ve İngiliz savaş gemileri tarafından, boğaz girişinde yer alan tabyalara taarruz gerçekleştirilir. Çanakkale’nin ilk şehitlerini vermesine neden olan bu bombardıman âdeta bir uyarı niteliği taşır. Bu gelişmenin ardından İngiliz Savaş Konseyi, Çanakkale Harekatı’nı resmen kabul eder.
Takvimler 19 Şubat 1915’i gösterdiğinde, boğaza ilk taarruzun yapılması kararı alınır. İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan filo, boğazın girişindeki tabyaları bombalasa da bu harekâtta hedeflerine ulaşamaz. 25 Şubat’ta gerçekleştirilen yeni saldırılarla bazı savunma hatlarımız zarar görür. Ancak mart ayına gelindiğinde, Osmanlı savunmasını güçlendirmek amacıyla stratejik mayın hatları oluşturulur. Bu önlemler savaşın seyrini değiştirecek önemli bir dönüm noktası olur ve 18 Mart’ta zaferin kazanılmasında belirleyici bir rol oynar.
Zaferle Sonuçlanan 18 Mart Harekâtı
18 Mart 1915’teki harekât planı, ilk gün boğaz kıyısında yer alan tabyaların susturulması ve mayın açılması suretiyle Marmara’ya geçmeyi hedefliyordu. Queen Elizabeth’in direğinde görülen işaretle başlayan harekâtta, filo üç hat şeklinde düzen almıştı. Birinci hattaki gemiler, uzun menzilli toplarıyla tabyaları bombardıman altına aldı. Tabyalarımızın kısa menzilli toplarının sessiz kalmasıyla, Amiral de Robeck ikinci hattı ilerletti ve bombardıman devam etti. Ancak üçüncü hattaki eski savaş gemilerinin Türk topçusunun menziline girmesiyle artık durum değişmeye ve ateş altında kalan gemiler geri çekilmeye başlamıştı. Dönüş manevrası yapılan alanda bulunan mayınlar, düşman gemilerinin dönüş esnasında büyük hasar almasını sağladı. Bunun sonucunda Amiral de Robeck harekâta devam edemeyeceğini anlayarak geri çekilme emri verdi. Bu büyük direnişin sonucunda zafer, Türklerin oldu.
Kahramanlığın ve Fedakârlığın En Güçlü Örneği: Çanakkale Zaferi
18 Mart Çanakkale Zaferi, dünya tarihinde eşine az rastlanır bir kahramanlık destanı olarak kabul edilir. Çanakkale’de gösterilen bu büyük direniş, vatan sevgisinin ve fedakârlığın en güçlü örneklerinden biri olarak tarihe geçer. Türk milleti, savaş boyunca büyük bir kahramanlık göstererek Çanakkale’nin geçilmez olduğunu bütün dünyaya ispat etmeyi başarır. Bu zafer büyük bir askerî başarı olmanın yanı sıra Türk askerinin ve Türk milletinin sarsılmaz gücünün de bir göstergesidir.
Türk milleti olarak Çanakkale Zaferi’ni her yıl büyük bir şükranla, gururla ve saygıyla hatırlamaya devam ediyoruz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ve bu vatan için canlarını feda eden bütün kahraman askerlerimizi, minnetle ve sevgiyle anıyoruz.
Atatürk Müze Odası: Tarihin Derinliklerine Yolculuk
İlklerin Oteli olarak da bilinen Pera Palace Hotel, 1895 yılından beri pek çok önemli olaya tanıklık eden, özel bir yapıdır. Ancak Pera Palace Hotel’i bu denli önemli kılan etkenlerden biri, elbette 18 Mart’taki askerî dehasıyla zaferin kazanılmasını sağlayan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ağırlamasıdır. Otelin 101 numaralı odası, Mustafa Kemal Atatürk’ün 1917 – 1926 yılları arasında sıklıkla kaldığı yer olarak kayıtlara geçmiştir. Ulu Önder’in ülkenin geleceğine yönelik önemli kararları burada aldığı ve çalışmalarının bir kısmını bu odada gerçekleştirdiği de bilinir.
Pera Palace Hotel’in 101 numaralı odası, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e dair derin izleri hâlâ ilk günkü gibi korumaya devam ediyor. Atatürk’ün İstanbul’da bulunduğu zamanlarda yaptığı önemli toplantılara da tanıklık eden bu oda, günümüzde Atatürk Müze Odası olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Siz de Atatürk Müze Odası‘nı her gün 10.00 – 11.00 ve 15.00 – 16.00 arasında ziyaret edebilir, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin izlerini bir kez daha yüreğinizde hissedebilirsiniz.
Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir:
Mustafa Kemal Atatürk’ün Kişisel Eşyalarını Görebileceğiniz 9 Mekân
Atatürk’ün Çağdaş Türkiye’yi Dünyaya Tanıttığı Proje: Karadeniz Seyr-i Türkiye
Atatürk’e Hint Mihracesinden Gelen Hediye
104. Yılında 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın Önemi