24 Kasım Öğretmenler Günü İlhamın ve Bilgeliğin Işığına Teşekkürler
Öğrencilerini bilgiyle donatan, şefkat ve sevgiyle büyüten öğretmenlerimizin günü olan 24 Kasım Öğretmenler Günü; ilhamın, bilginin ve fedakârlığın ışığına duyduğumuz minneti ifade etmenin en anlamlı vesilesi. Hayat boyu rehberlik ettikleri öğrencilerinin kalplerinde silinmez izler bırakan, Atatürk’ün gösterdiği çağdaş uygarlık yolunda geleceği şekillendiren tüm öğretmenlerimize bu özel günde sonsuz bir teşekkür borçluyuz.
24 Kasım Öğretmenler Günü’nün Önemi
Her yıl büyük bir saygıyla ve sevgiyle kutlanan 24 Kasım, öğretmenlerimizin emeğini onurlandırdığımız bir gün olmanın yanı sıra Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün “Başöğretmen” ünvanını aldığı günü de simgeler. Atatürk’ün 1928 yılında Millet Mektepleri’nin başöğretmenliğini kabul etmesi, eğitimde çağdaşlaşma hamlesinin ve ulusun aydınlanma yolculuğunun en güçlü temsilcilerindendir.
Bu anlamlı tarih 1981 yılında, Atatürk’ün doğumunun 100. yılı olması ve UNESCO tarafından “Atatürk Yılı” ilan edilmesi vesilesiyle Öğretmenler Günü olarak kutlanmaya başlanmıştır. 26 Kasım 1992 tarihindeyse Resmî Gazete’de “Öğretmenler Günü Kutlama Yönetmeliği” yayımlanmıştır.
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlmin ve fenin dışında mürşit aramak gaflettir, dalalettir, cehalettir.” sözüyle eğitimin ne kadar önemli olduğunu vurgulayan Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, cehaletten arınmış bir toplumun ancak eğitimle mümkün olacağını belirtmiştir. Öğretmenliğin bu süreçteki yüce görevine pek çok konuşmasında dikkat çekmiştir.
Cumhuriyet Dönemi’nde Eğitim
Atatürk, ülkesini ve milletini çağdaş uygarlık seviyesine getirmek arzusundaydı. Okuma yazma oranının ortalama %10 olduğu ülkede eğitimin ulaşılabilir, millî ve laik bir sistemde gerçekleşmesi önemliydi. Bu nedenle eğitim ve kültür alanında köklü inkılaplar yapmıştı. Çağdaş ve laik bir toplum yetiştirmek için çağın gerekliliklerini anlayan, millî bir eğitim sisteminin üzerinde çalışmalara başlamıştı.
Halka yönelik bir eğitim politikasının hazırlanması özellikle ilköğrenim ve ortaöğrenim üzerinde etki gösterdi. Eğitimde fırsat eşitliğinin yanı sıra eğitimin ücretsiz ve ulaşılabilir olması da tüm çocukların eşit şekilde eğitim alabilmesini sağladı.
Cumhuriyet Dönemi’nde eğitim alanında atılan en köklü adımlardan biri, Saruhan Mebusu Vasıf Bey ve arkadaşlarının Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunduğu Tevhid-i Tedrisat Kanunu teklifidir. 3 Mart 1924 tarihinde kabul edilen bu kanunla eğitim birliği sağlanmış, ülkedeki tüm okullar Millî Eğitim Bakanlığına bağlanmış, medreseler kapatılmış ve pek çok konuda önemli adımlar atılmıştır.
Cumhuriyet Dönemi’nde eğitimle alakalı bir diğer önemli gelişmeyse Harf İnkılabı’dır. Başöğretmen Atatürk, okur yazarlığı yaymak amacıyla hazırlanan bu yeni harfleri 8 Ağustos 1928 tarihinde Gülhane Parkı’nda Türk halkına bizzat tanıtır. Bu yeni harflerin yaygınlaşması içinse tüm yurt geneline seyahatler düzenleyerek halka harfleri öğretmiş ve yaklaşık üç ay içerisinde Harf İnkılabı’nı gerçekleştirmiş. 1 Kasım 1928 tarihindeyse yeni harfler Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiştir. Millet Mektepleri’nin açılmasıyla da hem yeni harflerin öğretilmesi hem ülkedeki okur yazar oranının artması amaçlanmıştır.
Elbette eğitim alanında yapılan inkılaplar bunlarla sınırlı değildi. Türk dilinin ve tarihinin bilimsel metotlar kullanılarak araştırılması amacıyla Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi açıldı. 19 Nisan 1931 tarihindeyse Türk tarihinin araştırılması ve halka millî tarih bilinci kazandırmak gibi çeşitli amaçlarla Türk Tarih Kurumu, Türk dilini yabancı dillerin etkisinden kurtarmak ve Türkçe kökenli sözcükleri araştırıp bulmak gibi amaçlarla da Türk Dil Kurumu kuruldu.
Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk
Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, Türk gençliğinin iyi ve bilgili yetişmesi için öğretmenlere ve eğitime son derece önem vermiştir. Ölümünden kısa bir süre önce yazdığı “Geometri” kitabı da eğitime verdiği önemi gösteren en önemli detaylardan biri diyebiliriz. Mustafa Kemal Atatürk, Arapça ve Farsça terimleri içeren ders kitaplarının öğrencilerinin kafasını karıştıracağını ve anlamalarını zorlaştıracağını düşündüğü için kendi elleriyle yazdığı bu kitap sayesinde geometri terimleri günümüzde daha anlaşılır hâle gelmiş oldu.
Atatürk, öğretmenlere verdiği önemiyse “Öğretmenler! Yeni nesli, Cumhuriyet’in fedakâr öğretmen ve eğitimcilerini, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle orantılı bulunacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir.” sözleriyle vurgulamıştır. Eğitimin ve eğitimli bir halkın gerek bireysel gerekse Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği için önemini ve öğretmenlerin bu zorlu yoldaki rolünü göstermiştir.
Başöğretmenimiz ve Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlu olsun! Bu özel günde farklı bir etkinlik yapmak isterseniz Pera Palace Hotel’deki Atatürk Müze Odası‘nı ziyaret edebilir, bir dönemin yaşanmışlığını derinden hissedebilirsiniz.
Ayrıca bu yazılarımızda ilginizi çekebilir:
Cumhuriyet’in İlanı: Atatürk’ün Meclis Konuşması ve Bir Millete Işık Olan Sözler!
Geleceğe İlham Veren Gün: Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve 19 Mayıs
Şanlı Zaferin 110. Yılında, Atamızın Pera Palace’taki Odasından 18 Mart’a Yolculuk
Kurtuluş Yolu: 102. Yılında, 30 Ağustos Zafer Bayramımızın Anlamlı Hikâyesi!
Cumhuriyet’i Konu Alan Kitaplar
